bereket versin

listen to the pronunciation of bereket versin
Турецкий язык - Английский Язык
thank you
(said by a person who receives money to the other) Thank you
thank heaven
see bereket ki
fortunate

Fortunately, no lives were lost. - Bereket versin ki, hiçbir can kaybı olmadı.

I left home later than usual, but fortunately I was in time for the train. - Ben evden her zamankinden daha geç ayrıldım ama bereket versin ki tren için tam zamanında vardım.

bereket versin ki
fortunately

I left home later than usual, but fortunately I was in time for the train. - Ben evden her zamankinden daha geç ayrıldım ama bereket versin ki tren için tam zamanında vardım.

Fortunately, Tom didn't die in the accident. - Bereket versin ki Tom kazada ölmedi.

bereket versin ki
luckily

Luckily, the weather was good. - Bereket versin ki hava iyiydi.

Luckily nobody got killed. - Bereket versin ki kimse öldürülmedi.

bereket versin ki
it's a good job that
bereket versin ki
happily

Happily, everyone rescued from the sea are alive and well. - Bereket versin ki, denizden kurtarılan herkes hayatta ve iyi.

Happily, the workaholic did not die. - Bereket versin ki, işkolik ölmedi.

bereket versin ki
Thank goodness .../Thank God ...: Bereket ki kafa kağıdımı unutmadım. - Thank goodness I didn't forget my identity card
bereket versin! Enjoy it!/May you benefit from it!
(said by a seller to a customer at the conclusion of a sale)
bereket versin
Избранное