They adopted the proposal.
- Onlar teklifi benimsediler.
Tom adopted our method of bookkeeping.
- Tom defter tutma metodumuzu benimsedi.
Jackson accepted their advice.
- Jackson onların tavsiyesini benimsedi.
Tom adopted Mary's idea.
- Tom Mary'nin fikrini benimsedi.
Tom adopted a new policy.
- Tom yeni bir politika benimsedi.