Please don't get me wrong.
- Lütfen beni yanlış anlamayın.
Don't get me wrong, Tom.
- Beni yanlış anlama, Tom.
partiye bendi de götürün.
I made this clothing myself.
- Bu giysiyi ben kendim yaptım.
I can only speak for myself.
- Ben sadece kendim adıma konuşabilirim.
Put yourself in my position.
- Kendini benim yerime koy.
My dog is almost half the size of yours.
- Benim köpeğim neredeyse boyunuzun yarısı kadar.
My brother-in-law is really egotistical.
- Eniştem gerçekten bencil.
Thomas thinks he's the center of the world. He's very egocentric.
- Thomas kendisini dünyanın merkezi zannediyor. O, çok ben merkezci.
Benzene molecules are hexagonal in shape.
- Benzen molekülleri altıgen şeklindedirler.
Where do all these moles come from?
- Tüm bu benler nereden geliyor?
O utanç içinde başını eğdi.
- She bent her head in shame.