beginning; establishing

listen to the pronunciation of beginning; establishing
Английский Язык - Турецкий язык

Определение beginning; establishing в Английский Язык Турецкий язык словарь

starting
{s} başlama

Kendi işine başlamayı ciddi şekilde düşünüyor musun? - Are you seriously thinking about starting your own business?

Doğum, yaşam macerası için başlama noktasıdır. - Birth is the starting point for life's adventures.

starting
ilk hareket
starting
marş
starting
başlangıç

Tüm başarıların başlangıç noktası arzudur. - The starting point of all achievement is desire.

O normal başlangıç ​​zamanı. - That is the regular starting time.

starting
{i} çalışma

O, yeni proje üzerinde çalışmaya başlamada hiç zaman kaybetmedi. - She lost no time in starting to work on new project.

starting
{s} çıkış
starting
{i} hareket

İstasyona vardığımda tren tam hareket etmek üzereydi. - The train was just on the point of starting when I got to the station.

starting
{i} koyulma
starting
{i} çalıştırma
Английский Язык - Английский Язык
{i} starting
beginning; establishing
Избранное