Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
|
Hangi yol plaja gider?
- Which way is the beach?
Onlar plaja gittiler.
- They went to the beach.
Sahilde az sayıda kişi vardı.
- There were few people on the beach.
Tom ve arkadaşları sahilde oturdu ve erkek çocuklarının yüzmesini izledi.
- Tom and his friends sat on the beach and watched the boys swimming.
Bütün yaz kumsalda mıydın?
- Were you at the beach all summer?
Akşam yemeğinden sonra kumsalda yürüyelim.
- Let's walk on the beach after dinner.
Bir kıyıya yakın yaşamak isterim.
- I'd like to live near a beach.
Polonya'nın bütün Baltık kıyıları kumsallardan oluşur.
- The whole Baltic coast of Poland is made up of sandy beaches.
Hawaii'de bir sürü plaj serserisi var.
- There are a lot of beach bums in Hawaii.
You are not not the only pebble on the beach. - Bulunmaz hint kumaşı değilsin.
Life's a beach!.
... AH, THERE'S MY MAN. YAMAZAKI, MY BEACH BUDDY. ...
... that the Beach Boys were talking about. ...