Seçilmiş olanlar kapsamlı tıbbi ve psikolojik testlerle yüzleşmek zorunda kalacak.
- Those selected will have to face extensive medical and psychological tests.
Konferans, özel seçilmiş bir kilisede düzenlenecek.
- The conference will be held in a specially selected church.
Elbise dolabından mavi bir elbise seçti.
- She selected a blue dress from the wardrobe.
O, yeni elbisesi ile uyması için yeni bir şapka seçti.
- She selected a hat to match her new dress.
Elit askerler hemen hemen her zaman özel güçler arasından seçilir.
- Elite soldiers are almost always selected among the special forces.