Sanık yargıç ile romantik olarak bağlıydı.
- The defendant was romantically linked with the judge.
Artık Tatoeba kullanıcılarının, herhangi bir çeviriye bağlı olmamaları şartıyla kendi cümlelerini silme olanağı var.
- Now Tatoeba users have the opportunity to delete their own sentences, provided they are not linked to any translations.
Tom bloğundan benim siteme bağlandı.
- Tom linked to my website from his blog.
Bu siyasetçi bir yolsuzluk skandalıyla bağlantılı olduktan sonra istifa etti.
- This politician resigned after being linked to a corruption scandal.
Olaylar yakından bağlantılı idi.
- The events were closely linked.
Bu cümleler doğrudan doğruya bağlantılı değildir.
- These sentences are not directly linked.
Kalplerimiz bağlantılıydı.
- Our hearts are linked.
... Shifting continents have linked Africa and Eurasia ...
... something of value to you that is inextricably linked, because that is extricably linked, ...