İş henüz bitmiş değil.
- The work is not finished yet.
İşini yarım bitmiş bırakma.
- Don't leave your work half finished.
Çalışmanın Tom'a ait bölümü tamamlanmış değil.
- Tom's part of the work isn't finished.
Onlar seksen millik yolculuğu tamamladılar.
- They finished eighty miles' journey.
Belgeleri tamamladın mı?
- Have you finished the papers?
İşim hemen hemen bitti.
- My work is almost finished.
Resim neredeyse bitti.
- The painting is all but finished.
İşim zaten 15 Ocak'ta tamamlandı.
- My work was already finished on January 15th.
Araştırma tamamlandı mı?
- The research is finished?
İşin dörtte üçü bitirildi.
- Three-quarters of the work was finished.
Ev ödevi bitirildikten sonra, Tom yatmaya gitti.
- His homework having been finished, Tom went to bed.
Resim onun tarafından zaten bitirilmişti.
- The picture has already been finished by him.
Belgeleri tamamladın mı?
- Have you finished the papers?
Tom dondurucudaki dondurmayı tamamen bitirdi.
- Tom finished eating all the ice cream that was in the freezer.
Ann raporunu yazmayı az önce bitirdi.
- Ann has just finished writing her report.
Raporu yazmayı bitirdim.
- I've finished typing the report.
Akşam yemeği işini bitirmeden önce hazır olacak.
- Dinner will be ready by the time you have finished your work.
Yolculuk için hazırlıklarını tamamladın mı?
- Have you finished your preparations for the trip?
He finished the cabinet with two more layers of polyurethane.
... out you just saw the mapping stuff we finished with. ...
... all happened really fast, because I'm very impatient. Like, if I don't have a song finished, ...