Avukat müvekkili adına ikna edici bir şekilde konuştu.
- The lawyer spoke convincingly on behalf of his client.
Tom oldukça ikna edici olabilir.
- Tom can be pretty convincing.
Çok inandırıcı görünmüyor.
- It doesn't look too convincing.
Bu çok inandırıcı değildi.
- That wasn't very convincing.
Avukat müvekkili adına ikna edici bir şekilde konuştu.
- The lawyer spoke convincingly on behalf of his client.
Tom'u gelmeye ikna etme sorunum vardı.
- I had trouble convincing Tom to come.
Bu çok inandırıcı değildi.
- That wasn't very convincing.
O çok inandırıcı değildi, değil mi?
- That wasn't very convincing, was it?
Tom'u gelmeye ikna etme sorunum vardı.
- I had trouble convincing Tom to come.
Tom'u yardım etmeye ikna etme sorunum vardı.
- I had trouble convincing Tom to help.
... not pretending, convincing himself that he's a Zionist. ...