Many families went west to make a new life on the frontier.
- Çok sayıda aile sınırda yeni bir hayat kurmak için batıya gitti.
A long caravan of camel was heading to the West.
- Uzun bir deve kervanı Batıya doğru gidiyordu.
We traveled westwards for 100 miles.
- Biz batıya doğru 100 mil seyahat ettik.