Mother divided the cake into three parts.
- Annem pastayı üç parçaya böldü.
The playground is divided into three areas by white lines.
- Oyun alanı, beyaz çizgiler tarafından üçe bölünmüş.
The road divides here into two.
- Yol burada ikiye bölünür.
The equator divides the globe into two hemispheres.
- Ekvator dünyayı iki yarımküreye böler.
Tom has a split personality.
- Tom bölünmüş bir kişiliğe sahiptir.
Let's split the reward fifty-fifty.
- Ödülü yarı yarıya bölüşelim.