aufnahmen

listen to the pronunciation of aufnahmen
Немецкий Язык - Турецкий язык
kayıtları
Английский Язык - Турецкий язык

Определение aufnahmen в Английский Язык Турецкий язык словарь

photos
fotoğraflar

Fotoğrafları güneşe maruz bırakmayın. - Don't expose photos to the sun.

Bu fotoğraflarda mükemmel görünüyorsun. - You look great in these photos.

photos
fotolar

Bütün fotolar onun Twitter hesabına gönderildi. - All the photos were posted on her Twitter profile.

records
(Bilgisayar) kayıt

Stokta yüzlerce kayıtlarımız var. - We have hundreds of records in stock.

O, mali kayıtları nasıl tutacağını öğrenecekti. - He would learn how to keep financial records.

records
(Ticaret) dosyalar
records
(Ticaret) siciller
pictures
{i} sinema
receptions
resepsiyonlar
records
kayıtlar

Yeni bir çalışma 65'ten daha büyük hastaların hastane kayıtlarının çoğunlukla yanlış olduğunu ortaya atmaktadır, bu durum ciddi tedavi hatalarına yol açabilir. - A new study suggests that hospital records for patients older than 65 are often incorrect, which may lead to serious treatment errors.

Belge kayıtları savaşın 1700 yılında patlak verdiğini yazıyor. - The document records that the war broke out in 1700.

pictures
(isim) sinema
pictures
Resimler

Karla japlı dağların resimlerini çekmek için Nagano'ya gittim. - I went to Nagano to take pictures of the mountains covered with snow.

Bu resimlerin herhangi birinden hoşlanıyor musun? - Do you like any of these pictures?

records
(Askeri) KAYITLAR, EVRAK: Dosya dolaplarında sandıklarda veya raflarda biriken ve muhafaza edilen, büro veya dolaplarda yer işgal eden hertürlü evrak, fotoğraf (film dahil) şekil ve özelliklerine bakılmaksızın her türlü fotokopi ve haritalar. Yayınlar ve ikmal maksadıyla elde tutulan kullanılmamış basılı kağıtlar bunun dışındadır. Bu terim dosyalar (files) ile aynı anlamda fakat daha şümullü bir terimdir ve daha geniş bir anlam taşır
records
arşiv
records
zabıtlar
Немецкий Язык - Английский Язык