Onun düşmanca tutumunu sevmiyorum.
- I dislike her unfriendly attitude.
Onun düşmanca bir tutumu vardı.
- She had an unfriendly attitude.
Tom'un tavır sorunu var.
- Tom has an attitude problem.
Herkes yasadışı yabancılar karşı düşmanca bir tavır aldı.
- Everybody took a hostile attitude toward illegal aliens.
Tom'un davranışını beğenirim.
- I like Tom's attitude.
Onun o davranışına dayanamam.
- I can't stand that attitude of his.
The airliner had to land with a nose-up attitude after the incident.
Don't give me your attitude..
The ballet dancer walked with a graceful attitude, .
but had a lazy attitude to work.