Hepimiz onun yanında gittik.
- All of us went besides him.
Birkaç kız kapının yanında duruyor.
- Several girls are standing beside the gate.
Mary dolaptan ütü masasını çıkardı ve onu açtı, pencerenin yanına yerleştirdi.
- Mary pulled the ironing board out of the closet and unfolded it, setting it up beside the window.
Herkes onun yanına oturmak istiyor.
- Everybody wants to sit beside her.
Tom ve Mary'nin dışında odada hiç kimse yoktu.
- There was no one in the room besides Tom and Mary.
Mary ve John'un dışında odada kimse yoktu.
- There was no one in the room besides Mary and John.
Tom'un dışında başka biri var mıydı?
- Was there anybody else besides Tom?
Orada benden başka kimse yoktu.
- There was no one there besides me.