at the next opportunity; some other time, later on

listen to the pronunciation of at the next opportunity; some other time, later on
Английский Язык - Турецкий язык

Определение at the next opportunity; some other time, later on в Английский Язык Турецкий язык словарь

next time
bir dahaki sefere

Bir dahaki sefere beni görmeye geldiğinde, sana kitabı göstereceğim - Next time you come to see me, I will show you the book.

Bir dahaki sefere kampa gittiğimizde bizimle gelmeyi düşünmelisin. - You should plan to come with us the next time we go camping.

next time
bir sonraki

Bir sonraki sefer için para biriktireceğim. - I'll save the money for the next time.

Tom bana Boston'a bir sonraki gidişinde Mary'yi ziyaret etmeyi planladığını söyledi. - Tom told me he planned to visit Mary the next time he went to Boston.

next time
gelecek sefer

Gelecek sefer daha çok gayret edeceğim. - I'll try harder next time.

Gelecek sefere iyi şanslar. - Better luck next time.

next time
bir dahakine
next time
bir dahaki sefer

Bir dahaki sefere saat onda, 1 Haziran'da, gelecek sene buluşacağız. - We'll meet next time at ten o'clock, June the first, next year.

Bir dahaki sefere seni hayal kırıklığına uğratmamaya çalışacağım. - I'll try not to disappoint you next time.

Английский Язык - Английский Язык
next time
at the next opportunity; some other time, later on

    Расстановка переносов

    at the next opportunity; some oth·er time, lat·er on

    Произношение

Избранное