Bir mıknatıs bir seferde çok sayıda çiviyi toplayabilir ve tutabilir.
- A magnet can pick up and hold many nails at a time.
Belki bir seferde bir şey yapmaya çalışmalısın.
- Perhaps you should try doing one thing at a time.
Hiç kimse bir defada birden daha fazla şey yapamaz.
- No one can do more than one thing at a time.
Birisi bir seferde birden fazla şey yapamaz.
- One can't do more than one thing at a time.
Tam o sırada o odama geldi.
- Just then she came into my room.
Tam o sırada parktaki işçiler bazı küçük oyun kartları getirdiler.
- Just then, the workers in the park brought over some small playing cards.
climb stairs two at a time.
He manages to abstain from smoking for weeks at a time, but then gives in and starts again.