Some of the students were from Asia and the others were from Europe.
- Öğrencilerden bazıları Asyalı ve diğerleri Avrupalıydı.
There are many people in Asia.
- Asya'da bir sürü insan vardır.
I think this kind of custom is unique to Asian countries.
- Bu tür gelenek Asya ülkelerine özgüdür.
The East Asian economies were hit hard by energy price increases.
- Doğu Asya ekonomileri enerji fiyat artışlarından çok etkilenmiştir.
In his essay Esperanto: European or Asiatic language Claude Piron has shown the similarities between Esperanto and Chinese, thereby putting to rest the notion that Esperanto is purely eurocentric.
- Esperanto: Avrupa veya Asya dili denemesinde Claude Piron, Esperanto ve Çince arasındaki benzerliği gösterdi ve Esperanto'nun yalnızca Avrupa merkezli olduğunu ortaya koydu.
Kazakhstan is the largest country in Central Asia.
- Kazakistan, Orta Asya'daki en geniş ülkedir.
Bush doesn't want to make wars in order to control Central Asian oil.
- Bush Orta Asya petrolünü kontrol etmek için savaşmak istemiyor.