asi

listen to the pronunciation of asi
Турецкий язык - Турецкий язык
Hatay ilinde bir ırmak
(Osmanlı Dönemi) isyan eden, isyankâr, karşı gelen
Hayırsız, dikbaşlı
isyankar
Doğu Akdeniz Bölgesinde bir ırmak
Baş kaldıran, isyan eden
ASİ
(Osmanlı Dönemi) Çok isyan eden, çok isyancı
ASİ
(Hukuk) İsyancı; başkaldırıcı
ÂSÎ
(Osmanlı Dönemi) Hurma salkımı
ÂSİ
(Osmanlı Dönemi) f. Kederli, hüzünl
ÂSİ
(Osmanlı Dönemi) Doktor, cerrah, tabib
Испанский Язык - Турецкий язык

Определение asi в Испанский Язык Турецкий язык словарь

Así
yüzden

Mary uyuşturucu kullanıyordu, bu yüzden polis onu tutukladı. - Mary estaba consumiendo drogas, así que la policía la arrestó.

Tom çok aç değildi,bu yüzden çok yemedi. - Tom no tenía mucha hambre, así que no comió mucho.

así
demek ki
así
nitekim
así
bu denli
así
böylelikle
así
böyle

Böyle bağırma.Seni çok iyi duyabiliyorum. - No grites así. Puedo oírte perfectamente.

Böylece birçok farklı ülkeden yeni arkadaşlar bulacaksın. - Así encontrarás amigos nuevos en muchos países distintos.

así
yanii
así
o denli
así
suretle
así
vesaire
así
bu yüzden

Az önce yemek yedim bu yüzden aç değilim. - Acabo de comer, así que no tengo hambre.

Sıcak bir gündü, bu yüzden yüzmeye gittik. - Era un día cálido, así que fuimos a nadar.

así
yani
así
diye
así
denli
así
vesair
así
öyleki
así
böylece

Böylece birçok farklı ülkeden yeni arkadaşlar bulacaksın. - Así encontrarás amigos nuevos en muchos países distintos.

Ben kendimi geliştirmek ve böylece gelecekte daha iyi olanaklara sahip olmak istiyorum. - Yo quiero superarme y así tener mejores oportunidades en un futuro.

así
o kadar
así!
öyle mi!
la vida es asi
mukadderat,hayat böyle
sigue así
iyi
Английский Язык - Английский Язык
Award Status Inquiry
American Standards Association
alternate space inversion
Asynchronous Serial Interface
Additional Skill Identifier
Air Speed Indicator Tells you how fast you moving through the air HAZARD THE ASI IS AN ALMOST HYPNOTIC DEVICE IT WILL TRY TO PULL YOUR EYES TOWARDS IT AT EVERY OPPORTUNITY, NORMALLY TO THE DETRIMENT OF YOUR FLYING USE LOOK-OUT AND ATTITUDE FOR SPEED CONTROL THE AFFLICTED SHOULD SEEK IMMEDIATE HELP FROM THEIR NEAREST FRIENDLY INSTRUCTOR
Application Service Identifier A string token used in uOne applications signifying functionality offered by the given application Used by TNT for routing/Group Handoff decisions
ATM Service Interface
Anthesis Silking Interval; the asynchrony between silk emergency and pollen shading at flowering stage in maize
The American Statistics Index - A detailed subject index to statistics appearing in U S government publications (ND) Biographical sources - profiles of people, their lives and accomplishments (vb)
Турецкий язык - Английский Язык
{s} rebellious

Fadil had a rebellious spirit. - Fadıl'ın asi bir ruhu vardı.

Tom is disobedient and rebellious. - Tom itaatsiz ve asidir.

rebel

The army raided the rebel camp. - Ordu asi kampını bastı.

Seems we've got a rebel in our midst, eh? - Eh, bizim aramızda bir asimiz var gibi görünüyor.

beat
(Hukuk) insurgent

About thirty insurgents were killed. - Yaklaşık otuz asi öldürüldü.

disobedient

Tom is disobedient and rebellious. - Tom itaatsiz ve asidir.

contumacious
ungovernable
seditious
rebellious, insurgent, insubordinate, refractory; rebel, mutineer
insurrectional
rebellious, refractory
mugwump
wayward

The father had trouble communicating with his wayward son. - Baba, asi oğlu ile iletişim kurmakta sorun yaşamıştı.

insurrectionary
mutineer
insubordinate

Why are you so insubordinate to your boss? - Niçin patronuna karşı çok asisin?

insurrectionist
rioter
unsubmissive
mutinous
unruly
wild
stormy
froward
booster shot
disobedience
insurrection
asi genç
beatnik
asi gençlik
the beat generation
asi sıfatı
(Hukuk) insurgency
asiler
(Politika, Siyaset) insurgents
asiler
rebels