as much as he wanted

Английский Язык - Турецкий язык

Определение as much as he wanted в Английский Язык Турецкий язык словарь

Связанные Термины

as much as

olduğu kadar

Mümkün olduğu kadar tünellerden kaçınmaya çalışacağım. - I will try to avoid tunnels as much as possible.

Çin'e gidersem, bu mümkün olduğu kadar çok Çince konuşmak amacıyla olurdu. - If I go to China, it would be for the purpose of speaking Chinese as much as possible.

as much as

olabildiği kadar

as much as

aynı miktarda

as much as

kadar

Erkek kardeşim benim yediğimin iki katı kadar yemek yiyor. - My brother eats twice as much as I do.

O, benim kazandığımın üç katı kadar çok kazanıyor. - He earns three times as much as I do.

as much as

kadar çok

Mary'nin onu sevdiği kadar çok Tom Mary'yi sevmiyordu. - Tom didn't love Mary as much as she loved him.

Tom onun senin satmaya çalıştığın o zımbırtıya 300 dolar kadar çok harcamaya istekli olduğunu söylüyor. - Tom says he's willing to spend as much as $300 on that gizmo you're trying to sell.

as much as

aynı

as much as

bile

Английский Язык - Английский Язык

Определение as much as he wanted в Английский Язык Английский Язык словарь

to his heart's content

Связанные Термины

as much as

to the same extent; up to the desired amount

Турецкое произношение

äz mʌç äz hi wôntîd

Произношение

/ˈaz ˈməʧ ˈaz ˈhē ˈwôntəd/ /ˈæz ˈmʌʧ ˈæz ˈhiː ˈwɔːntɪd/