Problem sadece benim talimatlarımı izlememenizden ortaya çıktı.
- The problem has arisen simply because you didn't follow my instructions.
Yeni bir zorluk ortaya çıktı.
- A new difficulty has arisen.
Korku, kötülük beklentisinden kaynaklanan acıdır.
- Fear is pain arising from the anticipation of evil.
Kaza basit bir hatadan ortaya çıktı.
- The accident arose from a simple mistake.
Aniden bir sorun ortaya çıktı.
- A problem immediately arose.
Problem sadece benim talimatlarımı izlememenizden ortaya çıktı.
- The problem has arisen simply because you didn't follow my instructions.
Bu soru sık sık ortaya çıktı.
- This question has often arisen.
Bu gelenek Çin'de ortaya çıkmıştır.
- This tradition arose in China.
Sonra gerekli makineyi nereden alacağımız sorunu ortaya çıktı.
- Then arose the question of where we were to get the necessary machinery.
Because Plato allowed them to co-exist, the meaning and connotations of the one overlap those of the other, and ambiguities arise.
... is this idea that many of the problems that arise in the ...
... better and better mental steroids are developed, some of the same issues that arise with respect ...