an other one

listen to the pronunciation of an other one
Английский Язык - Турецкий язык

Определение an other one в Английский Язык Турецкий язык словарь

other
öteki

Birini tanıyorum da ötekini değil. - I know one of them but not the other.

Al birini vur ötekine! - One's as bad as the other.

other
başka

Her şahıs tek başına veya başkalarıyla birlikte mal ve mülk sahibi olma hakkına sahiptir. - Everyone has the right to own property alone as well as in association with others.

Başka seçeneğim yoktu. - I had no other choice.

other
gayri
other
başka suretle
other
diğeri

Bizim iki kedimiz var, biri beyaz, diğeri siyahtır. - We have two cats; one is white, and the other is black.

George'un iki kuzeni var; biri Almanya'da ve diğeri İsviçre'de yaşıyor. - George has two cousins; one lives in Germany and the other in Switzerland.

other
özgesi
other
başkası

O, Tom'dan başkası değil. - It's none other than Tom!

Küçük kız, Emily'den başkasına asla gülümsemez. - The little girl never smiles at anyone other than Emily.

other one
diğeri

Bu otel diğerinden daha iyi. - This hotel is better than the other one.

O kitabı bana verme. Bana diğerini ver. - Don't give me that book. Give me the other one.

other
baska türlü
other
{s} başka, diğer, öbür. zam. başkası, diğeri, öbürü
other
(Sosyoloji, Toplumbilim) lacan
other
{s} geçen

Bu geçen gün kaybettiğim kalemin aynısı. - This is the same pencil that I lost the other day.

O, geçen gün konuştuğumuz çocuktur. - He is the boy of whom we spoke the other day.

other
every other day gün aşırı
other
başka kimse

Tom'tan başka kimsenin onu yaptığını hiç görmedim. - I've never seen anyone other than Tom do that.

other
başka birisi
other
some day or other günün birinde
other
bir gün

Berberler binlerce yıldır yaşıyor ve başkaları bir gün bile hayatta kalamadı. - The Berbers have lived for thousands of years where others could not survive even one day.

Başkalarına iyilik etmek değerli bir harekettir; başkalarını incitmek bir günahtır. - To do good to others is a meritorious act; to hurt others is a sin.

other
sair
other
(Sosyoloji, Toplumbilim) başkası sartre
other
bundan başka

Bundan başka boyutlarda var mı? - Do you have this in other sizes?

Bundan başka herhangi bir şey yapma. - Don't do anything other than this.

Английский Язык - Английский Язык
other

I'm afraid little Robbie does not always play well with others.

an other one

    Расстановка переносов

    an oth·er one

    Турецкое произношение

    ın ʌdhır hwʌn

    Произношение

    /ən ˈəᴛʜər ˈhwən/ /ən ˈʌðɜr ˈhwʌn/

    Видео

    ... MR. ROMNEY: Let me mention the other one. Let's talk the ' ...
Избранное