Haberin doğru olduğu çıktı. - The news turned out to be true.
Haberin doğru olduğu çıktı.
The news turned out to be true.
Şaşırtıcı şekilde, onun bir hırsız olduğu ortaya çıktı. - Surprisingly enough, he turned out to be a thief.
Şaşırtıcı şekilde, onun bir hırsız olduğu ortaya çıktı.
Surprisingly enough, he turned out to be a thief.