an act of folding

listen to the pronunciation of an act of folding
Английский Язык - Турецкий язык

Определение an act of folding в Английский Язык Турецкий язык словарь

fold
kıvrım
fold
sürü
fold
{f} katla

Kolunu katlamış oturuyordu. - He was sitting with his arms folded.

Sadako uykuya dalmadan önce hızlı bir şekilde kağıdı katlamayı denedi. - Quickly Sadako tried to fold the paper before she fell asleep.

fold
çukur
fold
ağıl
fold
{f} bükmek
fold
batmak
fold
{i} kilise
fold
cemaat/ağıl/kat/kıvrım
fold
{f} çırpmak
fold
fold bağla/katlan/katla
fold
{i} yuva
fold
{f} çökmek
fold
katı
fold
kere
fold
katlı

Tom gömleğini katlıyor. - Tom is folding his shirt.

Tom oturma odasında oturmuş, çamaşırları katlıyordu. - Tom was sitting in the living room folding laundry.

fold
{f} ağıla kapamak
fold
{f} kapanmak
fold
misil
fold
{i} sürü (koyun)
Английский Язык - Английский Язык
plication
fold
an act of folding

    Турецкое произношение

    ın äkt ıv fōldîng

    Произношение

    /ən ˈakt əv ˈfōldəɴɢ/ /ən ˈækt əv ˈfoʊldɪŋ/
Избранное