Birçok binada önemli hasar oluştu.
- Many buildings sustained substantial damage.
O ona önemli bir meblağ verdi.
- He gave her a substantial sum.
Nakit kullanmak sana paranın gerçekten önemli olduğunu düşündürür.
- Using cash makes you think money is truly substantial.
Çin ekonomisinin istikrarı büyük ölçüde abartılmıştır.
- The stability of Chinese economy is substantially overestimated.
A substantial amount of people in this buliding.