Bu tutar vergi içermektedir.
- This amount includes tax.
Hesabın toplam tutarı nedir?
- What's the total amount of the bill?
O, atmosferdeki karbon dioksit miktarlarının artmasından dolayı Dünyanın ısınmasını tanımlamak için kullanılan bir terimdir.
- It is a term used to describe the warming of the earth due to increasing amounts of carbon dioxide in the atmosphere.
Miktarı göz önünde bulundurmaksızın,Brian gelecek haftaya kadar doğru,tam miktar istiyor.
- Regardless of the amount, Brian wants the correct, entire amount by next week.
Seyahat etmek önemli miktarda kirliliğe neden olur.
- Travelling causes a significant amount of pollution.
O önemli miktarda bir para.
- It's a substantial amount of money.
Öneriniz emir değerindedir.
- Your suggestion amounts to an order.
Harcadığın toplam para miktarı nedir?
- What is the total amount of money you spent?
Toplam 100 dolara ulaştı.
- The total amounted to 100 dollars.
Onun borçları 2,000 dolara varmaktadır.
- His debts amount to $2,000.
Evi temizlemem için geçen zamanı büyük ölçüde azaltmak istiyorum.
- I would like to drastically decrease the amount of time it takes me to clean the house.
Suyu ölçüsüz ve aşırı miktarda içmek su zehirlenmesi ile sonuçlanabilir, potansiyel olarak ölümcül bir durum.
- Drinking excessive and extreme amounts of water can result in water intoxication, a potentially fatal condition.
Gümüş paranın miktarı ne kadar büyük olursa, rüşvet o kadar büyük olur.
- The larger the amount of silver, the larger the amount of corruption.
Gerçekten veraset vergisinin ne kadar tutacağını merak ediyorum.
- I really wonder how much the inheritance tax will amount to.
Borçları 1,000 doların üstündedir.
- His debts amount to over $1,000.
Onun borçları 100,000 yene ulaştı.
- His debts amount to 100,000 yen.
It amounts to three dollars and change.