Tokyo'da her çeşit millet yaşar.
- All sorts of people live in Tokyo.
İngilizler becerikli bir millettirler.
- The English are a practical people.
Bazı genç Japon halkı, bekar olmayı evli olmaya tercih ederler.
- Some young Japanese people prefer being single to being married.
İngiliz halkı genel olarak evcil hayvanlarına son derece düşkündür.
- The British people in general are extremely fond of their pets.
Amerikalılar demokratik bir ulustur.
- The Americans are a democratic people.
Bir ankete göre, insanların beşte üçü uluslararası konulara ilgisiz.
- According to a survey, three in five people today are indifferent to foreign affairs.
ÇHS'ye göre, 18 yaşından küçük tüm insanlar çocuk olarak kabul edilir.
- According to the CRC, all people under 18 are considered to be children.
Seyahat, insanları bilgili yapar.
- Traveling makes people knowledgeable.
Eğer herkesle ve herhangi biriyle arkadaş olursan, çok geçmeden insanlar senin insanları memnun eden biri olduğunu düşünecekler.
- If you buddy up to everybody and anybody, pretty soon people will think you're just a people-pleaser.
Tom insanların herkesin önünde yemek yememeleri gerektiğini düşünüyor.
- Tom thinks people shouldn't eat in public.
Sami insanları ellerinden gelenin en iyisini yapmaya itti.
- Sami pushed people to be their best.
Bazı insanlar suşiyi elleriyle yerler.
- Some people eat sushi with their hands.