He speaks Chinese fluently. - O akıcı bir biçimde Çince konuşur.
He speaks Chinese fluently.
O akıcı bir biçimde Çince konuşur.
You seem to speak French fluently. - Akıcı bir biçimde Fransızca konuşuyor gibi görünüyorsun.
You seem to speak French fluently.
Akıcı bir biçimde Fransızca konuşuyor gibi görünüyorsun.
He lived in Mexico, so he is able to speak Spanish fluently.