against; opposing

listen to the pronunciation of against; opposing
Английский Язык - Турецкий язык

Определение against; opposing в Английский Язык Турецкий язык словарь

contra
kontra

Jane albüm kontratı aldığında çok mutluydu. - Jane was on top of the world when she got a record contract.

Yeni kontratı Tom'a imzalattım. - I got Tom to sign the new contract.

contra
hesabın alacak bölümü
contra
karşı olarak
contra
önek karşı, zıt, aksi
contra
aksine

Mary fakir değildir. Aksine, o oldukça zengindir. - Mary is not poor. On the contrary, she is quite rich.

Aksine kanıt olmadığı için herkes onun hikayesine inanıyor. - Everyone believes his story since there is no evidence to the contrary.

contra
önek karşı
contra
{e} karşı

Asla büyüklerinize karşı söz söylemeyin. - Never contradict your elders.

Düne karşın,bugün hiç sıcak değil. - In contrast to yesterday, it isn't hot at all today.

contra
{e} aksi

Eğer bunu yaparsan,bu sadece aksi sonuçlar doğuracak. - If you do that, it will only bring about a contrary effect.

Ne var ki aksi de her zaman doğrudur. - And yet, the contrary is always true as well.

contra
{e} karşıt

Hiçbir karşıt kanıt yoktur. - There is no evidence to the contrary.

contra
(Anatomi) karşı, zıt
Английский Язык - Английский Язык
contra
against; opposing
Избранное