Soğuk Moskova kışlarında kendi başına şapka takmak en iyisidir.
- It's best to wear a cap on your head during the cold Moscow winters.
Yeteneğimin en iyisine göre görevimi yapacağım.
- I will do my duty to the best of my ability.
Tom'un yapabileceğinin en iyisi bu mu?
- Is this the best Tom can do?
Sadece yapabileceğinin en iyisini yap.
- Just do the best you can.
O en çok seyahat etmekten hoşlanır.
- She likes traveling best of all.
En çok bu kitabı seviyorum.
- I like this book best.
Bana göre Almanca dünyadaki en iyi dildir.
- In my opinion, German is the best language in the world.
Twitter'ın sloganı Dünyanızda nelerin yeni olduğunu keşfetmenin en iyi yolu.'dur.
- The motto of Twitter is The best way to discover what's new in your world.
Elimden geldiğince şiiri en iyi şekilde çevirdim.
- I translated the poem the best I could.
Tom işi elinden gelen en iyi şekilde yaptı.
- Tom did the job the best he could.
Sınavı geçmek için elimden geleni yapacağım.
- I will do my best to pass the examination.
Sizinle temasa geçmek için en iyi yol hangisidir?
- What's the best way to get in touch with you?