adj aforementioned

listen to the pronunciation of adj aforementioned
Английский Язык - Турецкий язык

Определение adj aforementioned в Английский Язык Турецкий язык словарь

said
{f} söyle

Söylediği şeyin hiçbir önemi yok. - It doesn't matter what he said.

Çok iyi bir iş yapmadığını söyledim. - You didn't do a very good job, I said.

said
f., bak. say
said
say de
said
söylenmek

Kazu'nun Japonya'da en iyi futbol oyuncusu olduğu söylenmektedir. - It is said that Kazu is the best soccer player in Japan.

Zamanın tüm yaraları iyileştirdiği söylenmektedir. - It is said that time heals all the wounds.

said
adı geçen
said
sözü edilen
said
sözkonusu
said
{s} denilen
said
söylenen

Tom söylenenleri dikkatle dinledi. - Tom paid close attention to what was being said.

Söylenen söz geri alınamaz. - Once you've said something, it can't be taken back.

said
{s} bahsedilen
Английский Язык - Английский Язык
said
adj aforementioned
Избранное