Biraz daha biber ekle.
- Add a little more pepper.
Tom Mary'nin kara biberi nereden alacağını bildiğini düşündü.
- Tom thought Mary knew where to buy black pepper.
Az önce söylediklerime ilave etmek istediğin bir şey var mı?
- Is there anything you want to add to what I just said?
Ona ekleyecek bir şeyim yok.
- I have nothing to add to that.
Hala bu açıklamaya eklenecek bir şey var mı?
- Is there still something to add to his explanation?
Karabiber değirmenini bana uzat.
- Pass me the pepper grinder.
Salatanda taze çekilmiş karabiber istiyor musun?
- Do you want fresh ground pepper on your salad?