Bu kitapçı JUMP satışını durdurdu.
- This bookstore stopped selling JUMP.
Onlar sadece kitap satışıyla ilgileniyordu.
- They were only interested in selling books.
Ben yeni bir araba satıyorum.
- I am selling a new car.
Bu kitap bu günlerde iyi satıyor.
- This book is selling well these days.
Bu dükkâna her ne zaman gitsem, taze pişmiş taiyaki kekleri satıyorlar.
- Whenever I go to this store, they're selling freshly baked taiyaki cakes.
O süt satarak çok para yaptı.
- He made a great deal of money selling milk.
O süt satarak çok para yaptı.
- He made a great deal of money selling milk.
Bu arabayı satarak kendini birçok sorundan kurtarabilirsin.
- You can save yourself a lot of trouble by selling this car.