Ummak bir strateji değildir.
- Hope is not a strategy.
Sporu rekabet için değil zevk için yapıyorum.
- I like to play sport for fun not for competition.
Ona söyleyecek hiçbir şeyim yok.
- I've got nothing to say to him.
Onun 100 dolardan az parası yok.
- He has not less than 100 dollars.
Herkes Japonya'da artık kötü bir şey asla olmayacağını umuyor.
- Everyone is hoping nothing bad will ever happen in Japan.
Tom öyle bir şeyin bir daha asla olmayacağını söyledi.
- Tom said that nothing like that would ever happen again.
Tüm gün katiyen bir şey yemedim.
- I ate absolutely nothing the whole day.
Katiyen yapmayacaksın.
- You'll do nothing of the kind.