Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

a sudden and vigorous appearance of a symptom over a short period of time

listen to the pronunciation of a sudden and vigorous appearance of a symptom over a short period of time
Английский Язык - Турецкий язык

Определение a sudden and vigorous appearance of a symptom over a short period of time в Английский Язык Турецкий язык словарь

fit
{f} uymak

Tom uymak için elinden geleni yapıyor. - Tom is doing his best to fit in.

fit
{s} zinde
fit
{i} uygun olma

Gerçek onun iş için uygun olmadığıdır. - The truth is that he was not fit for the job.

Tom'un uygun olma sorunu var. - Tom has trouble fitting in.

fit
{i} oturma

Bu mobilya parçası oturma odası için uygun değil. - That piece of furniture is not fitting for the living room.

Oturma odasına uymadığı için masayı hediye olarak verdim. - I gave away the table because it does not fit in the living room.

fit
formda olan
fit
uygun gelme
fit
-e yerleştirmek
fit
olmak

Kralın sadece bir çocuğu vardı ve o bir kızdı, bu yüzden ona ondan sonra kral olmak için uygun olacak bir koca temin edilmesi gerektiğini öngördü. - The king had only one child, and that was a daughter, so he foresaw that she must be provided with a husband who would be fit to be king after him.

Burada öğretmen olmak için uygun olduğunu sanmıyorum. - I don't think you're fit to be a teacher here.

fit
-e takmak
fit
uygun olmak
fit
uygunluk

Sen yaşına bakılmaksızın bir fiziksel uygunluk testi için başvuruda bulunabilirsin. - You can apply for a physical fitness test regardless of your age.

fit
sağlıklı

Tom nispeten formda ve sağlıklı görünüyor. - Tom is relatively fit and healthy.

O, sağlıklı ve fittir. - She's healthy and fit.

fit
hazırlamak
fit
(Tıp) Sara
fit
patlayacak halde
fit
sıhhatli
fit
{f} yakışmak
fit
hazır
fit
{s} (bedenen) formda olan, spor yapmaya hazır
fit
(Tıp) Nöbet, kriz
Английский Язык - Английский Язык
fit
a sudden and vigorous appearance of a symptom over a short period of time

    Расстановка переносов

    a sud·den and vig·or·ous ap·pear·ance of a symp·tom over a Short pe·ri·od of time

    Турецкое произношение

    ı sʌdın ınd vîgırıs ıpîrıns ıv ı sîmptım ōvır ı şôrt pîriıd ıv taym

    Произношение

    /ə ˈsədən ənd ˈvəgərəs əˈpərəns əv ə ˈsəmptəm ˈōvər ə ˈsʜôrt ˈpərēəd əv ˈtīm/ /ə ˈsʌdən ənd ˈvɪɡɜrəs əˈpɪrəns əv ə ˈsɪmptəm ˈoʊvɜr ə ˈʃɔːrt ˈpɪriːəd əv ˈtaɪm/
Избранное