a succession of shots that conveys a unified element of a movie's story

listen to the pronunciation of a succession of shots that conveys a unified element of a movie's story
Английский Язык - Турецкий язык

Определение a succession of shots that conveys a unified element of a movie's story в Английский Язык Турецкий язык словарь

scene
{i} sahne

Korkunç sahne onu ürpertti. - The terrible scene made him shudder.

Güzel sahneyi izledik. - We gazed at the beautiful scenery.

scene
{i} olay yeri

Olay yerini detaylı olarak tanımladı. - She described the scene in detail.

Kaza hakkında beni en çok şaşırtan şey avukatların olay yerine ne kadar çabuk varmalarıydı. - What surprised me most about that accident is how fast the lawyers arrived on the scene.

scene
manzara

Manzara kelimelerle tanımlanamıyordu. - The scenery was beyond description.

Manzaradan derinden etkilendim. - I was deeply impressed by the scenery.

scene
{i} sahne, manzara, görünüm, görüntü: The picture depicts a
scene
hadise
scene
{i} mizansen
scene
görünüm
scene
keste
scene
rezalet

Sami, Leyla'nın düğününde bir rezalete neden oldu. - Sami caused a scene at Layla's wedding.

Herkesin önünde rezalet çıkarmayın. - Don't make a scene in public.

scene
heyecan

Bu heyecanlandırıcı bir sahne. - That's a heartwarming scene.

scene
{i} olay

Kaza hakkında beni en çok şaşırtan şey avukatların olay yerine ne kadar çabuk varmalarıydı. - What surprised me most about that accident is how fast the lawyers arrived on the scene.

Olay yerinde bulunduğuna dair ona karşı herhangi bir kanıt yoktu. - There was no evidence against him found at the scene.

scene
{i} dekor

Bir sahne dekoru değişikliğinin bizi iyi yapabileceğini düşündüm. - I figured a change of scenery might do us good.

Gerçekten sahne dekorunda bir değişiklik kullanabilirim. - I could really use a change in scenery!

scene
{i} sahne dekoru

Gerçekten sahne dekorunda bir değişiklik kullanabilirim. - I could really use a change in scenery!

Bir sahne dekoru değişikliğinin bizi iyi yapabileceğini düşündüm. - I figured a change of scenery might do us good.

scene
{i} faaliyet alanı
Английский Язык - Английский Язык
scene
a succession of shots that conveys a unified element of a movie's story

    Расстановка переносов

    a suc·ces·sion of shots that conveys a u·ni·fied el·e·ment of a movie's sto·ry

    Турецкое произношение

    ı sıkseşın ıv şäts dhıt kınveyz ı yunıfayd elımınt ıv ı muviz stôri

    Произношение

    /ə səkˈsesʜən əv ˈsʜäts ᴛʜət kənˈvāz ə ˈyo͞onəˌfīd ˈeləmənt əv ə ˈmo͞ovēz ˈstôrē/ /ə səkˈsɛʃən əv ˈʃɑːts ðət kənˈveɪz ə ˈjuːnəˌfaɪd ˈɛləmənt əv ə ˈmuːviːz ˈstɔːriː/
Избранное