a specific remedy

listen to the pronunciation of a specific remedy
Английский Язык - Турецкий язык

Определение a specific remedy в Английский Язык Турецкий язык словарь

specific
özel

Özellikli bilgi istiyorum. - I want specific information.

Keşke daha özel olabilsem. - I wish I could be more specific.

specific
(Mühendislik) özgül
specific
belirli

Köpeğinizi her gün belirli bir zamanda beslemenin en iyisi olduğunu duydum. - I've heard that it is best to always feed your dog at a specific time every day.

Genler DNA'nın belirli bir sıralanmasından oluşur. - Genes consist of a specific sequence of DNA.

specific
{s} spesifik

Tom daha spesifik olmalı. - Tom needs to be more specific.

Biraz daha spesifik olabilir misin? - Can you be a little more specific?

specific
{s} özellikli

Özellikli bilgi istiyorum. - I want specific information.

specific
(Tıp) özgün
specific
bir türe özgü
specific
kesin
specific
(Tıp) Türe ait
specific
(sıfat) spesifik, özel, belli, belirli, kendine özgü, özellikli, özgül, kesin
specific
(Tıp) Bir hastalığa mahsus olan
specific
tedavi edici tıb
specific
öze

Keşke daha özel olabilsem. - I wish I could be more specific.

O, Alex'e her konuşmasında bir ceviz verme yerine, onu sadece özellikle ceviz dediğinde verecekti. - Instead of giving Alex a nut each time he said something, she'd only give it when he specifically said nut.

specific
ağırlık ve miktara göre alınan gümrük vergisine ait
specific
belirli bir mikroptan husule gelen
specific
(isim) özel ilaç, özel amaçlı ilaç
specific
{s} fiz., kim. özgül
specific
özgü, belirli
Английский Язык - Английский Язык
specific
a specific remedy

    Расстановка переносов

    a spe·cif·ic rem·e·dy

    Турецкое произношение

    ı spısîfîk remıdi

    Произношение

    /ə spəˈsəfək ˈremədē/ /ə spəˈsɪfɪk ˈrɛmədiː/
Избранное