Ben kısa bir ara rica etmek istiyorum.
- I would like to request a short recess.
Tom bir şeyin yapılmasını rica etmek yerine bir şeyin yapılmasını her zaman talep eden türden bir insan.
- Tom is the type of person who always demands that something be done rather than request that it be done.
Siyasi sığınma talep ediyorum.
- I'm requesting political asylum.
Daha fazla bir indirim talep ederseniz, ödeme koşullarını değiştirmeyi öneririz.
- If you request a further discount, we suggest changing the terms of payment.
Kızın ebeveynleri onun ricasını kabul etti.
- The girl's parents agreed to her request.
Korkarım ki o, ricamı geri çevirecek.
- I'm afraid she will turn down my request.
İstek başkanlık kampanyasında sıcak bir siyasi sorun haline geldi.
- The request became a hot political issue in the presidential campaign.
Bu bir istek mi yoksa bir emir mi?
- Is that a request or an order?
Bir ricada bulunmak istiyorum.
- I would like to make a request.
Emirlerime uymanı istemeliyim.
- I must request you to obey my orders.
İstemiş olduğunuz gibi, yeni çekilmiş bir vesikalık fotoğrafımı ekledim.
- As you requested, I have attached a recent passport-sized photograph.
Yeni bir masa istediniz mi?
- Did you request a new desk?
İstek üzerine bir harita mevcuttur.
- A map is available upon request.
... site, and it is a request. ...
... So as Lou from World Vision came with a request this ...