Bir midilli küçük bir attır.
- A pony is a small horse.
Benim dünyamdaki herkes birer midilli, onlar gökkuşağı yiyorlar kakaları da kelebek.
- In my world everyone’s a pony and they all eat rainbows and poop butterflies.
Tom ona küçük at almamı istedi.
- Tom wanted me to buy him a pony.
Tom, anne babasından kendisine bir midilli atı satın almalarını istiyor.
- Tom wants his parents to buy him a pony.
Mary eskisi oldukça yırtık pırtık olduğundan dolayı ütü masası için yeni bir örtü alması gerektiğini düşündü.
- Mary thought to herself that she ought to buy a new cover for the ironing board since the old one was getting pretty tattered.
Tatoeba'ya birçok dilde örnek ekliyorum.
- I add examples to Tatoeba in many languages.