Sebastian Cabot, John Cabot'un oğluydu ve aynı zamanda bir kaşifti.
- Sebastian Cabot was John Cabot's son and also became an explorer.
Kristof Kolomb bir kaşif değildi çünkü denizi seviyordu. O bir kaşifti çünkü İspanyol hapishanelerinden nefret ediyordu.
- Christopher Columbus wasn't an explorer because he loved the sea. He was an explorer because he hated Spanish jails.
Kristof Kolomb bir kaşif değildi çünkü denizi seviyordu. O bir kaşifti çünkü İspanyol hapishanelerinden nefret ediyordu.
- Christopher Columbus wasn't an explorer because he loved the sea. He was an explorer because he hated Spanish jails.
James Cook bir İngiliz kaşifti.
- James Cook was a British explorer.
Araştırmacılar ciddi bir gıda eksikliğinden muzdarip olmaya başladı.
- The explorers began to suffer from a severe lack of food.
Araştırmacılar mağarada bir iskelet keşfettiler.
- The explorers discovered a skeleton in the cave.