Senin görüşün çok iyimser.
- Your view is too optimistic.
Sen aşırı iyimser bir kızsın.
- You're an overly optimistic girl.
Tom oldukça fırsatçı, değil mi?
- Tom is quite opportunistic, isn't he?
Tom fırsatçı, değil mi?
- Tom is opportunistic, isn't he?