Tom bir kaşık dolusu fıstık ezmesi yedi.
- Tom ate a spoonful of peanut butter.
Tom kendine bir fıstık ezmeli ve jöleli sandviç yaptı.
- Tom made himself a peanut butter and jelly sandwich.
Yer fıstığına alerjin olup olmadığını bana asla söylemedin.
- You never told me whether you're allergic to peanuts or not.
Yer fıstığı yemem gerekmiyor.
- I'm not supposed to eat peanuts.
Tom ve Mary'nin yerfıstığına alerjisi olduğunu biliyorum.
- I know Tom and Mary are both allergic to peanuts.
Oğlan bir avuç yer fıstığı topladı ve onları küçük bir kutuya koydu.
- The boy gathered a handful of peanuts and put them in a small box.
... that your food is safe to eat -- that the peanut butter you feed ...
... ELON MUSK: Here's a peanut. ...