Onun, şirkette yüzde 10'luk bir hissesi var.
- She has a 10 percent interest in the company.
Tom bu şirkette yüzde otuzluk bir hisseye sahip.
- Tom has a thirty percent interest in the company.
2030'a kadar onun nüfusunun yüzde yirmi biri altmış beş yaşından büyük olacak.
- By 2030 twenty-one percent of its population will be over sixty-five.
Yetişkin Japon erkeklerinin yüzde altmışı düzenli olarak alkollü içecekler içerler.
- Sixty percent of Japanese adult males drink alcoholic beverages on a regular basis.
A resolution must receive fifty-one percent of the votes to pass.