O bir müfreze çavuşu. - He's a platoon sergeant.
O bir müfreze çavuşu.
He's a platoon sergeant.
Leyla, ABD silahlı kuvvetlerinde çavuş olarak görev yapıyordu. - Layla was serving as a sergeant in the US armed forces.
Leyla, ABD silahlı kuvvetlerinde çavuş olarak görev yapıyordu.
Layla was serving as a sergeant in the US armed forces.
Bir yüzbaşı bir astsubayın üstündedir. - A captain is above a sergeant.
Bir yüzbaşı bir astsubayın üstündedir.
A captain is above a sergeant.