Tom çöp kutusunun üzerine oturdu ve mızıkasını çaldı.
- Tom sat on the garbage can and played his harmonica.
Tom sadece mızıka çalmaz, gitar da çalar.
- Not only does Tom play the harmonica, he plays the guitar, too.
Tom armonikayı notasız çalar.
- Tom plays the harmonica by ear.
Tom armonikayla Kırmızı Nehir Vadisi'ni çalabilir.
- Tom can play Red River Valley on the harmonica.
Senin harp çalmayı bırakmana inanamıyorum.
- I can't believe you quit playing harp.
Tom Mary'nin arpı o kadar çok iyi çalacağını beklemiyordu.
- Tom didn't expect that Mary would be able to play the harp so well.
Bir çocuk arp çalıyor.
- A child is playing harp.
... to kids in public schools, complete with harmonica ...