a formal offer to buy or sell something

listen to the pronunciation of a formal offer to buy or sell something
Английский Язык - Турецкий язык

Определение a formal offer to buy or sell something в Английский Язык Турецкий язык словарь

tender
(Nükleer Bilimler) ihale
tender
{s} gevrek

Biftek sulu ve gevrek. - The roast beef is juicy and tender.

tender
{s} yumuşak

Yavaş bir el hareketiyle onun bir tutam saçını kenara itti. Sonra, şefkatle ve yumuşak bir şekilde kulağının alt tarafından boynunu öptü. - With a slow movement of his hand, he pushed aside a lock of her hair. Then, tenderly and softly, he kissed her neck below the ear.

Bu sığır çok yumuşak. O sadece ağzınızda erir. - That beef is very tender. It just melts in your mouth.

tender
{f} sunmak
tender
kolaylıkla incinen
tender
(Ticaret) icap
tender
teklifte bulunmak
tender
teklif

Şirketinizin teklifi kazandığını duydunuz mu? - Have you already heard that your firm has won the tender?

tender
duyarlı

Dünyanın daha fazla duyarlılığa ihtiyacı var. - The world needs more tenderness.

tender
kömür vagonu
tender
müşfik
tender
teklif ver(mek)
tender
(isim) teklif, öneri, teklif mektubu, keşif bedeli, tediye mektubu, bakıcı, bakan kimse, tender, yolcuları gemiden kıyıya taşıyan kayık
tender
{i} yolcuları gemiden kıyıya taşıyan kayık
tender
kolay incinir
tender
{s} kolaylıkla incinen, hassas, duyarlı: The skin around the wound is very tender. Yarayı çevreleyen cilt çok hassas
tender
(Avrupa Birliği) İhale, teklif
tender
{i} bakıcı
Английский Язык - Английский Язык
tender

We will submit our tender to you within the week.

a formal offer to buy or sell something

    Расстановка переносов

    a for·mal of·fer to buy or sell some·thing

    Турецкое произношение

    ı fôrmıl ôfır tı bay ır sel sʌmthîng

    Произношение

    /ə ˈfôrməl ˈôfər tə ˈbī ər ˈsel ˈsəmᴛʜəɴɢ/ /ə ˈfɔːrməl ˈɔːfɜr tə ˈbaɪ ɜr ˈsɛl ˈsʌmθɪŋ/
Избранное