a failing; a slight fault

listen to the pronunciation of a failing; a slight fault
Английский Язык - Турецкий язык

Определение a failing; a slight fault в Английский Язык Турецкий язык словарь

failure
{i} yapmama
failure
{i} başarısızlık

Onun projesi başarısızlıkla sona erdi. - His project ended in failure.

O, kendini öldürmeye çalıştı fakat o başarısızlıkla sonuçlandı. - He tried to kill himself but it ended in failure.

failure
{i} kusur
failure
yetmezlik
failure
eksiklik
failure
yetersizlik
failure
Hata

Hata için kim suçlanacak? - Who is to blame for the failure?

Tom hataları için her zaman başka birini suçlamaya çalışır. - Tom always tries to blame someone else for his failures.

failure
{i} kıtlık
failure
(Nükleer Bilimler) arıza,kusur,fiyasko
failure
{i} bulunmama
failure
yetersizlik/başarısızlık
failure
{i} iflas
failure
başarı kazanamayan kimse veya şey
failure
{i} ihmal, yapmayış
failure
(isim) eksiklik, yokluk, aksatma, kusur, bulunmama, yapmama, ihmal, başarısızlık, kıtlık, iflas, batma, bozukluk, sekte, yetmezlik, tükenme, dinme, fiyasko, hayal kırıklığı
failure
(İnşaat) arıza, başarısızlık
failure
{i} tükenme
failure
{i} fiyasko

O tam bir fiyaskoydu. - It was a complete failure.

Parti bir fiyaskoydu. - The party was a failure.

failure
{i} başarısızlık; beceremeyiş; fiyasko
Английский Язык - Английский Язык
failure