Chris Kate'i tuhaf bir çocukla mahallede yürürken fark etti.
- Chris noticed Kate walking through the neighborhood with a strange boy.
Tom mahallesindeki diğer çocuklarla sık sık beyzbol oynar.
- Tom often plays baseball with other boys in his neighborhood.
Bu muhitte bir sanat müzesi vardı.
- There used to be an art museum in this neighborhood.
Sakin bir muhitte yaşıyorum.
- I live in a quiet neighborhood.
Ben bu çevreyi bilirim.
- I am familiar with this neighborhood.
Hepimiz aynı çevrede yaşamaktayız.
- We all live in the same neighborhood.
Okulun civarında yaşıyoruz.
- We live in the neighborhood of the school.
Semtimde bir balık avı marketi var.
- There's a bait shop in my neighborhood.
Sessiz bir semtte yaşıyorum.
- I live in a quiet neighborhood.
Bill kendi büyük arabasıyla komşularına karşı övünür.
- Bill boasts of owning the biggest car in the neighborhood.
Bu çevreyi biliyor musun?
- Do you know this neighbourhood?
Çevremde bir sürü at var.
- There are a lot of horses in my neighbourhood.
Fiyat yaklaşık 50 dolar civarındaydı.
- The price was in the neighbourhood of 50 dollars.