Tom arabasını bir uçurumdan sürdü.
- Tom drove his car off a cliff.
O, uçurumun kenarında durdu.
- He stood on the edge of the cliff.
Oğlu kayalıkların üstüne düştü.
- His son fell over the cliff.
Kayalıktan dalış yapmak istiyorum.
- I want to dive off the cliff.
Trajedi zihnimde bir yara izi bıraktı.
- The tragedy left a scar on my mind.
Eski ev bir falez üzerinde bulunuyor.
- The old house stands on a cliff.
Yara izini herhangi birine hiç gösterdin mi?
- Have you ever shown your scar to someone?
Hâlâ o kazadan kalma bir yara izim var.
- I'll still have a scar from that accident.