O sandıkta sahip olduğun her şey mi?
- Is everything you own in that chest?
İçinde çok değerli eşyaların bulunduğu bir sandık getirdi.
- He brought a chest, in which there were very valuable goods.
Tom göğüsünde keskin bir ağrı hissetti.
- Tom felt a sharp pain in his chest.
Göğüs içinde, kalp ve akciğerler vardır.
- Inside the chest, there are the heart and the lungs.
Alet kutusunda bir eğen var mı?
- Do you have a file in the tool chest?