Biz çay üzerine sohbet ediyorduk.
- We were chatting over tea.
O benimle sohbet etmektense Tatoeba'daki cümleleri tercüme etmeyi tercih ediyor.
- She would sooner translate sentences on Tatoeba than chat with me.
Tom'la muhabbet etmeye gidelim.
- Let's go have a chat with Tom.
Hadi, sobanın etrafında oturalım ve muhabbet edelim.
- Let's sit around the stove and have a chat.
Seninle konuşmak güzeldi.
- It was really nice chatting with you.
Kısa süre içinde konuşmalıyız.
- We need to chat soon.
Omegle yabancı insanlarla sohbet etmekten hoşlanan kişiler için harika bir web sitesidir.
- Omegle is a great website for people who like chatting with foreign people.
Akşam yemeğinden sonra yapacağım şey internette sohbet etmektir.
- What I will do after dinner is to chat on the internet.
Konuşmak yerine çalışın!
- Work instead of chatting!
Biliyorsun, geçen gün sokakta onunla karşılaştık, biz konuşmak için durduk.
- You know, I came across him in the street the other day, we stopped to chat.
Bir fincan kahve içerken sohbet ettik.
- We had a chat over a cup of coffee.
O benimle sohbet etmektense Tatoeba'daki cümleleri tercüme etmeyi tercih ediyor.
- She would sooner translate sentences on Tatoeba than chat with me.
Do you want to chat online later?.
... Steve Grove earlier this week, and they have a live chat there at YouTube. com/citizentube. ...
... into a video chat. ...